Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Mehmet Taştekin ; Mezarlıklar

Mehmet Taştekin ; Mezarlıklar

Mehmet Taştekin ; Mezarlıklar

Mehmet Taştekin ; Mezarlıklar

Aşağıdaki yazıyı iktibasen nakledeceğim:
“Günün birinde bir doktora, gerginlik ve tedirginlikten şikâyetçi olan bir hasta gelir. Yapması gereken çok işinin bulunduğunu; fakat kendisinin rahatsız, işlerinin ise beklemeye tahammülü olmadığını söyler.

Doktor ona sorar: “Bu işleri başka biri yapamaz mı? Yahut bir başkası size yardımcı olamaz mı?” “Onları yalnız ben yapabilirim. Bütün işler bana bakar.” Der hasta.

Doktor: “Sana bir reçete vereceğim. Bu reçeteyi aynen tatbik edersen kurtulursun.” Diyerek bir reçete yazıp verir. Adam reçeteyi eline alıp baktığında hayretler içerisinde kalır.
Reçete de; her gün 2 saat işi bırakıp yürüyüş yapacaksın ve haftanın yarım gününü de bir mezarlıkta geçireceksin diye yazmaktadır.
Hasta doktora sorar: “Yürüyüşü anladık ama mezarlık neden Doktor?” Diye sorar.
Doktor: “Oraya gidip mezarlara bakmanı istiyorum. Orası kendisini vazgeçilmez sanan insanlarla doludur.” “Sen de onlar gibi mezarlığa gömülünce, kendinden başkasının yapmasına imkân olmadığını zannettiğin işlerin, başkaları tarafından da yapılmaya devam ettiğini göreceksin.” Der.

Eee alıntı yaptığımız yazı bu da. Bu yazıya yorum katmadan da bitirmek olmaz dimi?
Bir yudumluk tükürük boğazına aldığında nefessiz ve çaresiz kalan insanoğlu değil midir? Yediğini kabızlıktan çıkartamayınca kıvranan, çatlayacak gibi olan da yine insanoğlu değil mi? Kendimizi ne zannediyoruz? Kendisini coğrafyanın efendisi sanan firavunların burnuna kaçan bir sivrisinek yüzünden helak olduklarını, kafasına tokmak vurdurmak suretiyle geçici huzur bulmaya çalıştıklarını ne çabuk unuttuk. Kuran’ı Kerim bize bunu hatırlatmıyor mu? Hani servetinin sadece anahtarlarını bile güçlü kuvvetli birçok insanın taşımakta zorlandığı şımarık, güç ve servet sahipleri Karun’lar nerede?

Atasözlerimiz de bize bu vb. ikazları sürekli yapmamış mıydı? “Gururlanma padişahım senden büyük Allah var” gibi. Ya da “ deveden büyük fil vardır” misalinde olduğu gibi.

Büyük te Allah’tır, Mülkün sahibi de Allah’tır. Sınırsız ilmin sahibi de Allah’tır. Bir Yaratan var. Bir de bizim gibi aciz yaratılanlar. Ve hiç kimse kendisini asla vazgeçilemez zannetmesin. Zira mezarlıklar kendilerini vazgeçilmez sanan insan mevtalarıyla doludur. Kimisine Dünya mezar olur, kimisine ise ebediyen Ahiret mezar olacak. Her canlıya ölüm de var, hesap kitapta. Cennet te, Cehennem de!
Selam ve dua ile.