Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ucuz araba alacağım diye parasını kapmadıkları insan kalmadı. Savcılar hakimler bile tezgaha gelmiş

Diyanet bünyesindeki iki personelin, piyasanın altında sıfır otomobil vaadiyle avukatlar, doktorlar, Milli Eğitim ve Diyanet camiasından, siyasilere kadar yüzlerce kişiyi dolandırdığı ortaya çıktı.

Diyanet bünyesindeki iki personelin,

Ucuz araba alacağım diye parasını kapmadıkları insan kalmadı. Savcılar hakimler bile tezgaha gelmiş

Diyanet bünyesindeki iki personelin, piyasanın altında sıfır otomobil vaadiyle avukatlar, doktorlar, Milli Eğitim ve Diyanet camiasından, siyasilere kadar yüzlerce kişiyi dolandırdığı ortaya çıktı.

İstiklal Gazetesi’nden Ali Osman Önder köşe yazısında her şeyi ortaya döktü.

Sinop’un Durağan ilçesinde Çiftlik Bank’ı aratmayan bir dolandırıcılık olayı yaşandı.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nda görevli iki personelin, avukatlar, doktorlar, siyasiler, bürokratlar ve il, ilçe belediye başkanlarını dolandırdıkları iddia edildi.

İlçeye gelerek bir araç filo şirketi açan ve bölgedeki önde gelen insanlarla fotoğraflar çekildiği belirtilen ‘CNGZ Otomotiv’ sahipleri H.C. ve A.C. isimli şahısların, ruhsatsız yüzlerce aracı ilçe merkezine getirerek sıfır kilometre araçları piyasanın 100.000 – 150.000 TL değerinin altında sattıkları vaadiyle reklamlar yaptığı belirtildi.

Yüzlerce kişinin şirkete para yatırdığı olayda mağdurlar, dolandırıldıklarını araç kiralama şirketlerinden gelen telefonla ve trafikte polis ekiplerinin bu araçlara el koymasıyla öğrendiği iddia edildi.

Çevre illerdeki vatandaşların da mağdur olduğu olay sonrası firmanın “Müşterilerimizin satış sonrası gerçekleşen fiyat artışları farkını ödemeleri halinde kendilerine araç devirleri yapılmaktadır.” açıklamasını yaptığı ifade edildi.

İstiklal’den Ali Osman Önder’in konuyla alakalı köşe yazısı şu şekilde; “Şimdi yazacaklarımın tamamı belgeli, bilgili. Fazlası var, eksiği hiç yok. Küresel işgal planları yetmezmiş gibi içeride olan bitenler de ‘Yok artık’ dedirtiyor. Gerçekten tarihte bir örneğine daha rastlanmamıştır diye düşünüyorum. Birkaç gündür sosyal medya hesaplarıma sürekli bir ‘Dolandırıcılık’ iddiasıyla ilgili mağdurların mesajları geliyordu. Araç firmasına yatırılan dekontlar, mağdurlar tarafından yapılan suç duyuruları, tüm birikimlerini bir çırpıda kaybedip yuvası dağılanlar, stresten sinir krizi geçirenler, altınlarını yatıranlar, eşinden dostundan dolar, euro, altın borcu alanlar, kredi çekenler, birikimini satanlar, evini, arabasını, tasını tarağını, arsasını, tarlasını, her şeyini elinden avucundan çıkaranlar, iş yerlerini, dükkanlarını, evlerini, tapularını verenler.

Kimler yok ki mağdurlar içinde. Bir şehrin mülki amirinden, esnafından, köy muhtarlarına kadar. Avukatından, doktoruna kadar, Milli Eğitim camiasından, Diyanet camiasına kadar, siyasilerden bürokrasiye kadar, gencinden yaşlısına varana kadar. Hatta Kaymakamlar, İl, İlçe Belediye Başkanları da var.

Savcıların ve hakimlerin de mağdur olduğunu ifade edenler var. Mağdur olmayan neredeyse yok. Küçük bir ilçe’de devasa bir karargah ve paravan oluşturulmuş. Bu paravan küçük ilçe’de yaşandığı için dışarıya sızmadan yürümüş, yürütülmüş. Fakat çıkan paranın miktarı çok büyük. Bu anlatılanlar Sinop Durağan İlçesi’nde yaşanıyor. Bir araç filo şirketi Durağan’a kısa sürede bir yer açıyor. 2021’in sonlarında 2022’nın başlarında birden ortaya çıkarak bölgenin bilinen yüzleriyle bir araya geliyor, fotoğraflar çektiriyor, araba tanıtımları yapılıyor. Bu sayede halkın, esnafın güvenini kazanıyor. Fotoğraf karelerinde kendisine araç satılan, hediye edilen veya ucuz araç verilen siyasiler, bürokratlar var. Bunlara verilen araçlar halkta bir güven oluşturuyor. Herkes varını yoğunu ucuz araç vaadiyle olduğu gibi firmaya yatırıyor. Geçici mutluluk! Bu araç firması bakın neler yapmış:

Ruhsatsız yüzlerce sıfır aracı ilçe merkezine tırlarla akın akın getiriyor ve ilçe halkı da bu duruma çok seviniyor. Hem yatırım düşüncesi, hem ucuz araç sahibi olma hayali, hem de dostane ilişki görüntüleri. Firma getirdiği araçlarla reklamlarında piyasanın altında çok ucuza sıfır arabalar sattığını ve araç sahibi yaptığını duyuruyor. Hatta İlçe Jandarma Komutanlığı’na dron hediye ediliyor. Bunlar gizli saklı şeyler değil. Firma bunları sosyal medya hesaplarında sık sık paylaşıp insanların gözünde bir imaj oluşturarak ‘Devletin kurumlarının yanındayız’ mesajı veriyor.

Yani 0 (Sıfır) Km bir araç piyasada şayet, 800.000 TL ise, bu firma araçları 50.000, 100.000 – 150.000 TL değerinin altında sattığı ifade ediliyor. Hayali araçların paralarını da önden alıyor. Ucuz olduğu düşünülünce de 5, 6,7 araç ücreti yatıranlar var. Hem de çok fazla. Önceden teslim edilen araçlar parasını ödeyenlere teslim ediliyor. Bir süre gidişatta sorun gözükmüyor. Ta ki parayı yatıran bir çok insanı araç kiralama şirketleri arayıp araçların süresi bitti diyene kadar, trafikte polis ekipleri bu araçlara el koyana kadar..

Firma sahipleri görünürde iki kişi. ‘CNGZ Otomotiv’ sahipleri H.C. ve A.C. Isimli kişiler. Bu isimler yakın zamana kadar Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde personel iken ücretsiz izine ayrılıyorlar, daha sonra sistem kurunca ticarete atılıp istifa ediyorlar. Mağdurların genel iddiası ve ifadesi bu şekilde.

Firma, ruhsatsız sıfır arabaları kiralama şirketlerinden alarak 6 ay, 12 ay, 18 aylığına kiralayarak ilçeye getiriyorlar ve hayali olarak satışa sunuyorlar. İlçe’de yüzlerce insana ucuz araba vaadiyle bu araçlar satılıyor. Ucuz ve sıfır araba hayali diğer illere de sıçrıyor ve illerden Durağan’a insanlar gelmeye başlıyor. Arabalarını alanlar, paralarının tamamını yatırıyor. Arabası verilmeyenlerden ise yüklü miktarda kaporalar alınıyor. Daha sonrasında bu araçların kiralık oldukları ortaya çıkınca olay patlak veriyor. 1 kişi, 2 kişi, 3 kişi derken ilçe’de köylüsünden esnafına kadar, Milli Eğitim Müdürü’nden, Okul Müdürü’nden Kaymakam’ına kadar yüzlerce insanın parasının buhar olduğu ortaya çıkıyor. Bu süreç ilk önce 2021 yılında bayiiden sıfır araç kampanyası diye başlıyor. O tarihlerde kaymakam, savcı, bazı belediye başkanları da firmaya güvenerek bu araçlardan alıyor. Paralarını yatıranlar için bu durum güven imajı oluşturuyor. Sonrasında akın akın insanlar ne kadar birikimleri varsa sıfır araçları alabilmek için bu firmanın hesabına yatırıyor. Araçlar önce filo şirketlerine satılıyor, orada bir süre bekletiliyor. Yasal süre dolduktan sonra satış devri yapılıyor. Araç alacaklar 3,5 ay önce parasını peşin olarak yatırıyor. Bu görüntü cazip gelince kampanya, civar illere de sıçrıyor. Durağan’a bir çok ilden araç almak için gelenler paralarını yatırdıktan sonra beklemeye geçiyor. Filmlerde bile görülmemiş bu olay Durağan ilçesiyle de sınırılı değil. Boyabat, Sinop, Çorum, Tokat, Samsun, İstanbul ve dahası da olduğu söyleniyor. Mağdurlar bulundukları şehirlerde dolandırıldıklarına ilişkin adliyelere giderek konuyla ilgili suç duyuruları, icra davaları ve başvuruları yapıyorlar. Tüm parasını bu firmaya yatıran mağdurlardan biri de Avukat (S.Ö.) Firmanın siyasi ve bürokratlarla olan görüntü ve referanslarına güvenerek, firmaya sahip olmadığı sıfır aracın parasını yatırıyor. Kendi iddiasına göre tamı tamına 1.5 milyon TL’yi firmanın hesabına gönderiyor. Araç teslim edilmeyince ve teslim edilen araçların kiralama şirketlerine ait olduğu ortaya çıkınca da dolandırıldığını düşünüyor. Yasal süreci başlatmış olsa da, elinde avucunda bir şey kalmıyor. Bu durum kendisini haliyle derinden etkiliyor ve geçinemeyecek duruma kadar geliyor. Mağdurların içinde günlerdir uyumadığını, yiyip içmediğini, kalp krizi geçirdiğini, intihara kalkışanların olduğunu ifade edenler bile var. İlçe’de para yatırmayan neredeyse yok gibi. Civar bölgelerden araç için gelenler hariç. Bunca olan bitenden sonra firma henüz tatmin edici bir açıklama yapmış değil. Önceki gün yapılan tek açıklama “Müşterilerimizin satış sonrası gerçekleşen fiyat artışları farkını ödemeleri halinde kendilerine araç devirleri yapılmaktadır.” şeklindeydi.

Firma bunca olan bitenden sonra yaptığı açıklamayla daha da şaşırtmış durumda. ‘Farkını ödeyenlere araç vereceğiz’ diyorlar. Halen üste para istemeleri de bir hayli ilginç…

Yüzlerce sıfır aracın 2022 yılında tır tır ilçeye gelişinden şüphe ederek konuyu yerel gündeme taşıyan bölgenin gazetecilerinden Mustafa Eker, Ticaret Bakanlığı’na o dönem dilekçe yazarak durumu iletiyor, fakat bu güne kadar bir dönüş olmadığını ifade ediyor. Ayrıca bu konuyu gündeme getirdiği için Mustafa Eker’e firmanın eski ortaklarından olan H.İ.A. isimli kişi tarafından 50.000 TL’lik tazminat davası açılıyor. Bu olay basite alınamayacak kadar çok derin ve kapsamlı. Yakında yankıları çok daha fazla olacaktır. Çünkü mağdur olan binlerce insan var. En alt kesiminden, en üst kesimine kadar. Bir an evvel devletin yetkili kurumları, yargı makamları harekete geçmelidir.

Mağdurlar yargıya koşuyor. Yaşananlara ilişkin dekontlar, suç duyuruları ve görüntüler mağdur edilen insanlar tarafından bize de iletildi.

Peki bu firma bu kadar insanı nasıl mağdur etti? Bağlantıları kim ya da kimler?

Cevabını bizde bilmiyoruz. Boy boy fotoğraf çektiren bölgenin çok muhterem yetkililerine sormak lazım..”

Kaynak: Yeniçağ